Çixi Mustafa tuluma hayat üflerken |
Evliya Çelebi'nin dankiyo, dankiyo tulumu, dankiyo düdügi,
dankiyo boruları, dankiyo nakısları diye bahsettiği ve “Trabzon Lazları
icad itmişdür, bu tokuz delükli kamışdur” dediği çalgı tulum olarak bildiğimiz
üflemeli çalgının ta kendisidir.
Evliya Çelebi Trabzon’a ve Kafkasya’ya 1640-45 arası seyahat etmiş
ve notlar almıştır ki, sanırım, Doğu Karadeniz’de tulum çalındığı hakkında daha
eski bir kaynak yoktur.
Tulumun, Karadeniz’in bazı yerlerinde çalındığı söylense de
buraların tulumunu hiç duymadım. Trabzon’da, Şebinkarahisar dolaylarında
çalınırmış, rivayetlere göre. 1923 mübadelesine kadar Rumlar tarafından
özellikle Maçka ve Kuzey Gümüşhane'de yoğun olarak kullanılmaktaymış. “Çayeli ilçesinden doğuya doğru Rize’nin
Pazar, İkizdere'nin bazı köyleri, Ardeşen, Çamlıhemşin, Fındıklı ve Artvin'in
Arhavi, Hopa, Borçka, Yusufeli, Şavşat, Meydancık belde Murgul ilçelerinde ve
Gürcistan sınırında geleneksel olarak çalınır. Artvin'in iç bölgelerinde
Gürcüler tarafından da geleneksel enstrüman olarak kullanılmakta” imiş
Wikipedia’ya göre.
Ben hiç Şavşat tulumu duymadım, Hopa tulumu da bilmiyorum,
Gürcistan’ın Acara ve Raç’a bölgelerinde varmış, dinledim.
Şunu demek istiyorum, eski Lazistan sancağı çevresinde ve özellikle
Atina nahiyesi (şimdi Pazar ilçesi) merkez olmak üzere (eskiden Hemşin, Ardeşen
filan hep Atina’ya bağlıydı), tulumun ana vatanı olmasa da, şimdilerde
popülerleşen tulum formunun beşiğidir diyebiliriz.
Tulum deyince hemen “Lazlarla İskoçlar akrabadır, ikisi de tulum
çalıyor” diyen sivri zekalılar olabilir. Siz onlara aldırmayın!
Tulum, pek göz önünde olmasa da, dünyanın en yaygın halk
çalgılarından biridir. Bununla birlikte global popüler kültür Batı Avrupa’daki
tulumu hepimizin tanımasını sağlamış, tulum da İskoçlarla özdeşleşmiş.
Oysa ki, Tulum, Fransa’dan Yunanistan’a, Rusya’ya, Kuzey Afrika’ya,
İran’a Kuzey Hindistan’a kadarki coğrafyada oldukça yaygın bir enstrüman.
Tulum, Doğu Karadeniz’e sonradan gelmiş olmalı. Muhtemelen
Yunanlılar vasıtasıyla Balkanlardan ulaşmış bize. Ancak bizde yerelleşip farklı
bir form almış ve günümüz tulumu varlık bulmuştur.
Trabzon, Batı Rize, Artvin sahili, Şebinkarahisar, Bayburt gibi
yerlerde çalınırmış, yukarıda dediğimiz gibi. Ancak son 100 yıl içerisinde
sürekli gerilemiş, gerilemiş ve Pazar-Hemşin-Ardeşen üçgenine sıkışıp
kalmıştır. Ancak geçtiğimiz 15 yılda tulum yeniden hayat buldu ve popülerleşti.
Çok izlenen dizilerde, değişik tür müziklerde, belgesellerde mistik ve efsanevi
bir enstrüman olarak yeniden hayat buldu; popüler kültüre dahil oldu.
Eski köy tulumcularının aşağılandığı, hadi aşağılanmak ağır kaçtı, “makbul”
sayılmadığı, ölü evlerinde çalınmasının yasak olduğu, dindarların “günah” ilan
ettiği bu çalgının, önyargıları kırarak hayata dönmesi hepimizi sevindiriyor.
Bizim köyün efsanevi tulumcusu Ç̆ixi Mustafa’nın talebesi olan Mustafa’nın
yaklaşık 10 yıl kadar öncesine değin tulum çaldığını, gördüğü bir rüya
neticesinde bu mekruh işi bırakarak tövbe ettiğini üzülerek hatırlıyorum şimdi.
Oysa ki, âmâ olan Mustafa’nın sosyalleşebileceği son derece verimli bir alandı,
ama kime anlatacaksın!
Şimdi de konumuza, yani kelimelere dönelim.
Tulum çalgısının adlandırılmasında iki yaklaşım dikkat çekiyor:
A) Tulum (yani ekseri keçi derisinden
yapılan hava deposu)
B) Düdük kısmı (kamıştan yapılır).
Bu sadece Doğu Karadeniz'e özgü değil, tulum çalınan her yerde bu
yaklaşımlar söz konusu, ancak burada dünyadaki tulum adlandırmalarından değil,
sadece Doğu Karadeniz’dekilerle ilgili konuşacağız.
Tulumla ilgili terminoloji şöyle:
1. Tulum: Malum, Türkçedir. Hem enstrümanı, hem de deri kısmını ifade eder.
Lazcada da daha ziyade tulum kullanılır.
2. Dankiyo: Evliya Çelebi demiş. Demek ki eskiden Trabzon civarlarında bu
isim kullanılırmış. Ama artık cari değil. Kelime Yunanca: το ἀγγεῖον to
angeion “kavanoz, kutu; deri çuval, tulum”
3. Guda: Lazlar tuluma çalgı olarak guda da derler ki Gürcüce ile
ortak olan bu kelime Türkçe tulum’la eş anlamlıdır. Gürcüler guda-stviri
“tulum-düdük” derler. Lazcadaki guda ile Bulgarca gájda,
Katalanca gaita, Yunanca γκάιντα gkáinta, İspanyolca gaita,
Sırpça-Hırvatça gajde, Romence gaidă, Portekizce gaita de
foles, Berberice ghaita kelimelerinin hepsinin Gotça gaits ve
onun da Proto-Germanic *gaits “keçi” ile ilgisi ve kökensel akrabalığı
vardır. Muhtemelen, tulum 3-4. yüzyıllardaki Got akınları ile Balkanlara ve
Batı Avrupa’ya yayılmış, Roma döneminde de benimsenerek popülerleşmiştir. Bu
arada meşhur İmparataor Neron’un tulum çaldığını da hatırlatayım. Neticede, bu
adın menşei Balkanlar!
4. Zimbona: Trabzon Rumları tuluma zimbona derler ki Yunancadır:
τσαμπούνα tsambouna “malum müzik aleti; kamıştan yapılan düdük”. Yunanca kelimenin eski Yunanca formu συμφωνία symphonia “ahenkli ses” imiş ve
Latince’ye symphonia (bildiğimiz senfoni ile aynı kelime) şeklinde
geçmiş. Latinceden İtalyancaya sampogna/zampogna “malum tulum çalgısı”, oradan da tekrar Yunancaya tsambouna
diye geçmiş. Yunancadan Trabzon Rumcasına, zimbona diye geçen kelime,
Türkçenin Doğu Karadeniz ağızlarında da var: zimbon (Erzurum), zımbon, zımpon, zombon (Trabzon)
“kızılağaç, buğday sapı, kamış vb. den yapılan düdük”.
Lazcaya da geçmiş kelime zambara, zamara, zabara “düdük”, k̆ast̆ane
zabara “kabak yaprağından yapılan düdük”. Aynı anlamıyla Hemşin türkçesine
de geçmiş: ç’ibul/ç’ibu “Gövdesinin içi boş bitkilerden yapılan bir tür
düdük. Kabak iliğinden yapılan bir çeşit sipsi”. Alın buradan yakın, Gürcüceye
de geçmiş: č̣iboni, č̣imoni “malum tulum çalgısı”
Sonuç olarak, tulum çalgısının menşeinin Balkanlar olduğunu
kelimelerin tarihi de desteklemekte ve ispatlamaktadır.
Elbette ki, tulum bizim ulusal çalgımız, ancak gökten zembille
inmedi! Yaşadığımız coğrafyanın bir ürünü.
4-5 sene önce tulum hakkında biraz araştırıp soruşturduğumda, çok
şaşırtıcı şeyler öğrenmiştim. Mesela bence bizim tuluma en yakın olanı
Basra Körfezinde çalınan ve İranlıların ney-anbān dedikleri tulumdur.
Şu linkten dinleyebilirsiniz: http://www.youtube.com/watch?v=OckerVgwoI4
Şimdilik bu kadar, aklıma bir şey gelirse ekleriz!
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilmükemmelçoookgüzel
YanıtlaSil